20050909


şimdi sööle bir durum oldu. sanki ben yüzyılların çalışanı gibi garip bir yorgunluk durumu içine girdim, girerken de içim bayıldı, yerde baygın yatarken patron silenziocum şu işi de yapalım bir ara dedi. hangi ara, hangi ikişeyin arasında diye sordum, bir müddet bakıştık, kitlendi tabii kendisi, dedim müdür olmuşsun ama adam olamamışsın, nihayetinde şirkette bütün operasyonlar durdu, oturuyoruz şimdi hep birlikte, piknik yapıyoruz, allahaşükür pek mesuduz, dolabımızda çikolata var, çay ocağından muzlu süt (atlaaa) falan..

emekliliğim hızla yaklaşırken neden saat daha bi yavaş geçer dördün kırkıikincibuçuk dakikasında, entrasan. maaşım neden ayın ortaşut karışımı bir gününde bitiverir ki.. sigara içmeye inince üç saniye kafa dinleyelim diye peşime nüçin ama niçün birileri de takılır, o işi nasıl yaptık diye sorar, kafa mı atmalı. hiç corporate günümde değilim, tüm beyazyakalı kardeşlerimi sevgiyle kucaklıyorum..

ve sen nasıl bu kadar güujzel kokabiliyorsun sahi, sahi misin sen?

Hiç yorum yok: