20060103

f

these boots are made for walking bebeğim,

ne ben nejat işler kadar karizmatiğim ne de sen adriana lima kadar taşsın, olsun, ne çıkar..

sarılıp uyuruz, iki film izleriz ışıkları karartıp olur biter, sevgili dediğin bu işe yaramaz mı zaten, yarar, tomb raider olmanı beklemiyorum senden, ne de ben süperman'im zaten.. ne geldiyse fazlasını istemekten gelmedi mi başımıza, e bi de yaşımız da geldi, uçan kahramanlar ancak filmlerde oluyor ya da o tesadüflerin başlattığı aşklar falan, anlayacağın yalan. ben istiyorum ki sen bildiğim tek gerçek ol, olmaz mı?

ama hani senle ben, bir cümlenin içinde birlikte olsak, beş dakika olsun fazla değil, süper bir tomb yapmaz mıyız?

yazımızı irenç pıtırcık kızların cümlesiyle bitiriyoruz: hadi gel artık
ve ben kendimden süratle uzaklaşıyorum..

2 yorum:

simiole paris carnet dedi ki...

Evvvlaaaadim (titrek yasli kadin sesiyle) zaman geciyor, evlendirmemiz lazim seni. adresini ver, fransiz katalogu yollayacagim. secersin birini, caroline olur, alice olur, michelle olur. havaalanindan karsilarsin bir hafta sonra.
bak senin gibi duygulu adam yok buranin piyasasinda, fransizlar kapi tutuyor o kadar. buradaki kizlara de bir iyilgin dokunmus olur, sen bir dusun evlatcigim.
Yanaklarindan operim. mutlu seneler.

silenzio dedi ki...

teyzecim,

güzellik çok öenmli benim için. o yüzden sen sööle iyi birşey seç gönder, bitsin bu iş :-)

ellerine sağglık, mutlu yıllar..