20070222

truth

al gore amcanın an inconvenient truth isimli filmini izlerken 20. dakikadan itibaren diyorsunuz ki geçmiş olsun, budur yani, we are all fucked up..

doğrusunu söylemek gerekirse hayatımın hiçbir evresinde greenpeace'e -aferin adamlarda ne cesaret var- demekten öte bir çevre çılgınlığım olmadı. tabii ki bir fabrikanın yanından geçerken dumanları görünce içimde bir yerler cız etti ama kendimi giriş kapısına zincirlemedim. lakin filmi izledikten sonra olayın artık boyut değiştirdiğini net anlıyorsunuz.

son on senede tabiatın üzerinde yaptığımız değişiklikler o kadar radikal ve yok edici ki ilkokul 3 öğrencisine bak bu sıcaklık grafiğine deseniz ne yaptınız burda diye soru sorar. aslında bizim gibi fakir ülkeler pek de birşey yapmamış. amerika denilen hala çok dişi kalmış canavar her türlü skalada şov yapmış: arabalar, fabrikalar.. kyoto anlaşmasını imzalamamış olmaları ise mahallenin kabadayısına yakışacak bir hareket tabii ki.

nedense on sene sonrasını düşününce beni amerikadan daha fazla korkutan çin ise kömür ocaklarıyla ucuz enerji üreteceğim derken işin suyunu çıkarmış, devasa büyüyen son 5 senedeki ekonomilerini de düşünürseniz daha iyi anlıyorsunuz durumun vehametini.

neyse ki umut verici hiç birşey yok da değil, mesela ben bundan artık geri dönüş olmaz diye korkmuştum. halbuki eğer dikkat edersek herşey eskisi kadar olmasa bile daha iyi olabiliyor. şimdi şu bahar günleri geçirdiğimiz şubat, farketmeden hepimizi yusuf mode on hale getirirken herhalde dana olsa biryerden sonra tepkisiz kalamayacaktır. gerçi bir dananın neler yaptığını ve o danadan korkan diğerlerinin de tüylerini okşamak için sıraya girdiğini düşününce, neyse iyi düşünelim, iyi olsun..

herhalde ilk defa böyle kişisel olmayan birşey için bu kadar çok korkuyorum. give me back snowy dark sundays..

4 yorum:

Ayca dedi ki...

kış olmadan yaz hiç olmuyomuş.yani bi anlamı olmuyomuş. fenerbahçeyle galatasaray gibi. ben de bunu farkettim.

gaia dedi ki...

aslında yine bi' şekilde kişisel korku duyduğumuzdan değil mi kuzum korkumuz? "nerede yaşacağız bundan sonra???", "çocuklarımıza içecek su bile bırakamayacak mıyız???"... oysa yaşayan bi' dünyayı öldürüyoruz, daha doğrusu öldürmeye çalışıyoruz. asıl korkumuzun bundan olması gerekirken hala benciliz.yaptıklarımızın bize zararı olmayacaksa sanki yanlış yapabilir, herşeyi mahvedebiliriz...

bembi dedi ki...

ben kişisel hareketlerin birişe yaramayacağını, çünkü insanların bilinçlendirilmesi için bile yeterince zaman olmadığını, insanların da bilinçlenemeyecek kadar lükse ve tüketime alıştığını düşünecek kadar karamsarım. nasil olur da bişeyler yapmak için 10 yıl kaldığında açıklarlar bunları anlamiyorum. sonuçta ani bir göktaşı diil, bizim yarattığımız bi felaket bu :) gözgöre göre geldi. :o(

silenzio dedi ki...

valla gaia dev haklısın. asıl korku gene bundan tabii ki, insan evladı en bencil yaratık değil mi?

amerika ve çin kılını kıpırdatmazsa bi manası yok bembi kuş, sen de haklısın.

aslında hepimizi haklıyız çünkü insan olduğumuz için. bööle salak da bir şarkı sözü vardı.