20050811


Hayvanlar alemiyle hayatımın hiçbir evresinde (yumurtalık ve lavra dönemleri dahil) kaynaşmışlığım olmadı. Bir ara muhabbet kuşu furyasından ailecek nasibimizi aldık ama onlar da uçtular gittiler, uçar zaten kuşlar, tabiatında o var.

Uzakta yaşayan biricik kardeşim Julia ise evde japon balığı görünümlü piranha besliyor. Hansi ve lüfer dışında pek balıklarla ilişkim olmamasına rağmen zannımca Julia’nın baluğu yeryüzündeki en canafar birşey. Balık dediğin aptalcana yüzer, yem verirsin yer falan ama bu değişik, bir saniye yerinde durmuyor, sürrrrekli bir heyecan, bir koşuşturmaca. Uyuyacağım, ışıkları kapatıyorum, hoplama sesleri falan geliyor fanustan. Şaka gibi.

Su hanımefendinin ise benden daha çok sevdiği (atmıyorum, öyle) dark isimli bir köpeğe var. Cinsi boxer imiş, ben anlamıyorum tabii, ısırmaya falan çalışır diye pek de sevemiyorum kendisini. Küccükken koppek ıssırrmısstı beni, o yüzzden.

Lakin artıkın benim evimde de kıymetli ev arkadaşımın almış olduğu fare kırması bir hamster yaşamakta. Bu haberi Su’ya söyleyince birden telefonda coştu, hatta ben bir müddet mini cooper mı aldık acaba eve ben farketmeden diye düşündüm. Meğersem yıllardır bir hamster hasreti çekmekteymiş hayatımın anlam ve önemi. İsmini bile düşünmüş, hemşo olacakmış.

Lakin (2) bizim hemşo birazcık bunalım bir arkadaşımız çıktı, ilk geldiğinde amaçsız yere bir tekerleğin peşinde döndü durdu, hadi dedik olur bööle şeyler, ben nereye koşuyorsun peki hemşo, amacın ne dedim, cevap yok. Son iki gündür ise kendine talaşlardan bir gecekondu yapıp içine tünüyor, eline alınca da bağırıyor, koşmuyor, zıplamıyor. Hayat küstü. Meraklan bekliyoruz netekim.

Su siz kendinize bakamıyorsunuz, bi de bu hayvanı nasıl besleyeceksiniz dedi, üstüne bulaşıkları falan yıkadı. Öptüm ben de kendisini J

Olayım bu benim.

1 yorum:

:..: dedi ki...

capon görünümü piranha'ya çok güldüm:)