20070811

a

bu aşk denilen meret pis bir üçkağıtçı, kime göre neye göre basit bir yalancı..

yazık ki tüm hikayelerin sonu mutlu değil, sonu olan şeyler mutlu değil belli ki. son, ayrılıyoruz, bitti, buraya kadarmış, kolay cümleler değil. kapatın dağılıyoruz gibi, bendeki şeylerini yollarım sana, uğrar alırsın bir ara ya da hatıra olarak saklarım. bende bir sen vardı bir aralar, ağır bir sen, bana ait bir sen vardı, onu da alsana, alabiliyor musun, aşkın sen-den hali, olmamış ama, denemişiz ama olamamış, denemişiz en azından, iyi vakitlerimiz olmuş, çok sev(er)mişiz gibi olmuş, ol-mak bir ara senle beraber olmuş, biz olamamışız.

senin bildiğin en ikili cümle ben, benim sessiz sedasız kırık şarkılarım, ne ben okumuşum, ne sen duymuşsun aslında, aslında bir mağazanın indirim kısmında rastlamış iki yabancıymışız, aşk yalancı, aşk sahtekar, aşk vardı bir zamanlar.

sanırım uykulu olduğun zaman ilkokul çocuklarına benzediğin için seviyorum seni ve o birkaç saniyede beni ufacık öpüyorsun.

1 yorum:

rea dedi ki...

uzun süredir blog okumamama rağmen yeni türkü'den resim i öylesine çok da derin anlamlar yüklemiyorken dinlerken, birden içime doğan burayı okuma tutkusuna melankolidir, gecenin geç saatidir deyip geçmek istiyorum fakat pek mümkün gözükmüyor sayın silenzio.