20070805

araba, hafıza ve bizim çocuklar


bir insanın araba sahibi olması entrasan birşey. çünkü araba satın alabileceğiniz en büyük şey sanırım. ev gibi değil, ev alırsanız içine girer oturursunuz, koltuk için de aynı şey söylenebilir, abartalım arsa alın, en fazla gider üzerinde tepinirsiniz bu benim arsam diye. oysa araba hem pahalıdır, iki günde bir araba alınmaz, hem de en basitinden bir eşyadır, nasıl saçınızı taramak için tarağa ihtiyacınız var ise bir yere gitmek için de arabayı kullanırsınız. daha da garibi bu kadar para verdiğiniz bir eşyayı sokağın orta yerinde bırakırsınız, kitlersiniz falan ama hak getire.. sıradaki parçamız yeni araba kokusunu sevenler için regina spaktor söyler, "us"..

insan hafızası beni her zaman şaşırtmıştır, genelde şöyle işlemesi beklenir, yeni birşey öğrendikçe geçmişteki önemsiz şeyler silinir, çok da mantıklıdır ki yenilere yer açılsın. peki bu mantığın içerisinde biz neden ilhan iremi unutamayız, bu adam bize ne yapmıştır, bir konser çıkışı posterini görünce aaa ölmemiş dememizin sebebi nedir, bu adam çocukluğumuzun neresinde ne gibi kalıcı bir hasar bırakmış hatta patronumun "başka aklınıza takılan birşey var mı" diye sormasının ardından klasik bir espri ile "peki ilhan irem'e ne oldu?" diye sormama neden olmuştur. seyyal taner de böyledir, yoncimikin abone şarkısını hala ezbere söylebilmem de bunun gibidir, grup vitaminin fatoş almış orağını da ekleyerek biri beni durdursun diyorum.

bugün ağustos eylül taklidi yaptı. ahmakıslatan bir yağmura bakarken balkonda oturuyordum, anladım ki kapalı bir havada balkonda saksı taklidi yapabilirim ve bunu o kadar uzun yapabilirim ki komşular bile farkına varamaz. babam da böyle benim, onu da balkona koysan orada yaşayabilir. birşeyler okuruz, hava yağacak mı arada sırada kontrol ederiz, sandalye kıçımızı acıtınca ayağa kalkar balkon sınırları içinde bir tur atarız ama duruşumuzu bozmayız ailecek.

pazartesi sendorumunu anlıyorum da bu iş giderek salı sendromu, çarşamba korkusu diye yayılırsa o arkadaşlar için üzgün olduğumu düşünürüm. staj yapan gençlere ise bilahire başarılar diliyorum, yani bok varmış gibi bu sıcağın gözünde, vallahi anlamak mümkün değil.

sanırım su bardağını iki elinle tuttuğun zamanlar için seviyorum seni ve o birkaç saniyede gözlerini gözlerime değdiriyorsun.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

gerçekten çok güldüm özellikle ilhan irem sorusuna..Haklısın biz niye o şarkıları ve şahısları biliyoruz ya..niye unutmuyoruz..İzel- çelik -ercan'ı da bilir misin sen?Belki aynı yaşlardayız..Balkon familyasına ben de dahilim bu arada..balkon için kıçı acıtmayacak koltuklar tasarlanak istiyorum büyüyünce..

Adsız dedi ki...

Sanırım hüzünlü yağmur sizi duygusallaştırmış ve sizi çok rainman gördüm canım.