business casual giymediğim geyik zamanlarımda toplum için oldukça kımıl zararlısı biri olduğumu düşünmeye başladım. en azından şu an yanımda oturan ve ne yazdığımdan habersiz olan sevgili sevgilim missmile açık cümlelerle ifade etmese bile benzer bir fikre sahip, çünkü şahsını yirmi dakika boyunca peşinden ayrılmayarak, hiç bir iş yapmasına izin vermeden, sürekli çimdikleyerek rahatsız ettim, kızcağızın bağırışlarını duyan değerli ev arkadaşı da anaaa ne oluyor diyerek olaylara tepki gösterdi. normal yani. şu anda laptopuna da el koydum zaten, gül gibi kızın bütün hayatını değiştirdim, hayırlara vesile olsun.
julia için de aynı şey geçerli. yavrucuk küçük sezercik çizim falan yapacak, yok efendim sesinden rahatsız olmuşum git içeri, hadi bana kola koy, su getir, çerez var mı, bak kafana birşey atarım gibi zırvalıklar, yahu bırak çocuk sanatçı olacak, olmaz. sonra tam işlerini yaparkene o, gidip bilgisayarının ekranını kapatıyorum. neyi elime alsam, kırıyorum, döküyorum.
annem de bu talihsiz kadınlar zincirinin bir parçası, artık ööle bir gözü korktu ki benden, bir iş yapayım dediğim de, ne bileyim masayı toplamak, temizlik falan gibi, hemen aman otur oğlum sen diyor, şimdi başımıza iş çıkarma.
rahmetli büyükannem de, bu çocuğa kız gelen karı çıkar valla derdi. onun süper bi küfürlü konuşması vardı, pek yakışırdı, özledim bak şimdi.
velhasılı size neyse bunlardan lakin erkek dediğin efendi gibi bir köşede durur, kimseye zarar vermez, sakindir, az konuşur, sorulunca cevap verir, ota boka sudokuya karışmaz. yok adile nasit teyzecim, bi elim kolum rahat dursun, durmuyor, bi sus bi otur, olmaz. bu yaşa geldim, çok hareketliyim, ara toplarda kaleciyle karşı karşı kalmaya çok hazırım, topa vurup vazo kırıyorum hala.
en son geçen perşembe saygıdeğer mesai arkadaşım ant da, aaaaa diye başlayan bir nida ile, bi sus çocuk iş yapıcam burda, bi soru sorma falan dedi. acıdım kızcağıza ama kendisi dünya tatlısı, beni işten attırmaz diye düşünüyorum.
babam da dünya efendisi bir adamdır, ver önüne ekmek yemek falan, üç gün konuşmaz, divanda yatar ööle televizyon falan izler, gazete okur, yok, çekmemişiz. alla allaaa..
küçükken çok zeki ondan bööle rahat durmuyor falan derlerdi, teselli yani, gelmişim yirmi küsür yaşıma bi akıllan, daha ne haşarısın, ne zekası buz gibi malsın işte.
işte bööle, pazar yazısı gibi oldu diyor missmile tam solumda elindeki gazeteyi bırakmışken, oysa bugün cumartesi ama biz sakin bir pazarın en sabahı gibi bir durum içerisinde yuvarlanıp gidiyoruz, gezmeye gitcez şimdi.
1 yorum:
beni de isten alikoydun, okuycam diye calisamiyorum simdi bak.
Yorum Gönder