sevgili blog,
seni pek ihmal ettiğimin farkındayım. tatil, iş güç derken ağustosun orta yerinden beri askerdeyim, kandıra isimli bir kocaeli kentinde geçirilmesi gereken vaktimi tamamlamaya çalışıyorum.
yazacak çok fazla şey var ama hepsini sıralayıp mantıklı cümleler içinde bir internet kafeden aktarmak pek kolay değil. çarşı izni diye birşey hayatımıza girince dakikalar bilem önem kazandı blog.
birkaç şeker, baklava, yemekte kola, deliksiz uyku nasıl kıymete bindi belli değil. hayatımdaki lüks kavramı değişiverdi. etrafımdaki insanlar birbirinden değişik. bir daha nerde göreceğim insanlar.
bir romanın taslağını yazıyorum daha kafamda ama, bir sürü düşünüyorum, okuyorum. çok ağır değil yani durumlar, onu da dipnotta belirteyim aslında.
neysem, şimdilik bu kadar yeterli sanırsam. daha sonra daha uzun yazmaya çalışırım.
iyi bakın kendinize, bir de özgürlüğünüzün kıymetini bilin..
20080930
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
Ne zamandır beklenen post,nihayet!Nelere alışmıyor ki insan günü gelsin buna da alışmasın,su yerine kola içirilen tanıdıklarım var askerde.Suya hasretler garibanlar :)
İyi bayramlar :)
aaaa! silenzio sen askere mi gittin!
(niye bu kadar şaşırdımsa, bir gün herkes askere gidecek)
Yorum Gönder