Ben bu saatten sonra ancak rüya yazarım; elim kelimelere gider de kelimeler kaçar başka sayfalara, elim eline değer de bu seni ne kadar mutlu eder bunca yokluğun içinde, elim kolum bağlanır aklıma geliveren bir hikayede, saklambaç oynayan çocuğun annesinin balkondan çağırması gibi, eski bir bahar, kısa kollu, akşamüstü, bırakıp gidiveririm herşeyi, bu satırları, seni, ancak bir rüyada.
Üstüste dinlenmiş şarkılara benziyor hayatımız, yanlışlıkla takılı kalmış, belki bozuk bir plak, hep dedikleri buymuş meğer. Sana anlamlar yüklemeye çalışmıyorum, anlaşalım, anlamlı birşey olduğun için seviyorum seni. O şarkı biraz daha neşeli olsun diye yoksun hayatımda, iyice dinle, seviyorum zaten o melodiyi, çaktırmayalım. Sana yalanlar da söyleyecek de değilim bu saat onikiyi bir milim geçtikten sonra, bu saat geçip gidiyor diye sana tutunacak da değilim, bunu da tartışmayalım.
Üstüste artı birde farkediyor insan, iyice sıkışıp kaldık, sol anahtarının sağında, , idare et.
Mutlu mesut yaşamayı tercih edebilirdik, neşeli cümleler, neşeli satırlar. Böyle olsun da istemezdik aslında, hiç bir gözümüzü kapadığımızda. Lakin sen şimdi bunları düşünme, ben ikimizin yerine de hallediyorum bazı mevzuları, kızacak birşey yok, adil davranıyorum bildiğimiz şeylere, bir sana bir bana sonra yeniden sana bakıp öyle geçiyorum kendimin karşısına. O kadar da kötü de değil merak etme, bildiğin şeyler, aynı tas aynı anlamını bilmediğimiz terane, anlamlı birşey olduğun için seviyorum seni, bunu unutma.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
cok guzel bir yazi yazmissiniz, cok tebrik ederim.
Yorum Gönder